Yükleniyor...

ESARETİN BEDELİ

Kadıköy gecesi sinemaya gidip telefonu maç bitinceye kadar açmama geleneğimi sürdürdüm.

Umut Güneş 21 Kasım 2016 Pzt 09:00 1065

“Shawshank Redemption – Esaretin Bedeli.” Frank Darabond’un yönettiği, Tim Robins (Andy Dufrense) ve Morgan Freeman’ın (Red) oynadığı muhteşem başyapıt.

 

Filmin can alıcı sahnelerindendir Red’in şartlı tahliye memuruyla konuşması (40 senedir her yıl olumsuz rapor alıp esarete devam dediği rutini)

 

* Düzeldiğine inanıyor musun?

* Düzelmek mi? Bir düşüneyim. Bunun hakkında hiçbir fikrim yok. Benim için,

uydurulmuş politik bir kelimeden ibaret. Sizin gibi iş sahibi, takım elbiseli, kravatlı gençlerin bilmek isteği ne? Ne yapmamı istiyorsunuz? Yaptığım için pişman olma mı? Pişman olmadığım bir gün bile yok ki. O zamanları hatırlıyorum da küçük, aptal bir çocuğun işlediği korkunç bir suç. Şimdi onunla konuşmak isterdim. Ama bunu yapamıyorum. Eskilerde kaldı, onun artığıyım ve bununla yaşamak zorundayım. Düzelmek mi? Bu çok saçma bir söz. Gidip formlarınızı damgalayın evlat ve boşverin gitsin. Vaktimi harcamayın. Doğruları söylemek gerekirse artık umrumda değil… (ve özgürlüğü onaylanır)

 

Son birkaç senedir Kadıköy’deki Fenerbahçe maçlarının bende yarattığı etki…

Yenmek mi? Artık umrumda değil…

 

Fenerbahçeliler için “17 yıldır Kadıköy’de yenilmiyoruz, 6 Kasımı unutma unutturma falan tamam da adamlar stadımızda şampiyon oldu” serzenişiyle Galatasaraylıların “en çok biz şampiyon olduk, en çok kupa bizde, Avrupa kupamız var tamam da adamları Kadıköy’de yenemiyoruz” düşüncesi at başı fotofiniş hala. Matrix Revolution’daki Ajan Smith ile Neo’nun kutuplaşmasının bir başka versiyonu…

 

Dün akşam yine olması gerekenler oldu…

 

Süper final ile denemeye aldığım, sağlığa da iyi geldiğini düşünmeye başladığım Kadıköy gecesi sinemaya gidip telefonu maç bitinceye kadar açmama geleneğimi sürdürdüm. İlk zamanlara göre filmleri de izler oldum. (“Fantastik Canavarlar Nelerdir? Nerede Bulunur” süper film, çocuğunuzu alıp gidin mutlaka) Film arası olası konuşmalarda skoru duymama çabası, film bittiğinde telefonu açış ve yine hüzünlü mesajlar, kritiğine inandığım arkadaştan bir şey oynamadığımızı öğrenme…

 

Ve hepsi bu, çok kısa sürdü etkisi. Alışkanlık evet. Umrumda mı? Artık değil, gerçekten. İlk kez bir Fenerbahçeliyi tebrik de ettim, takdir ettim hatta.

 

Fenerbahçe’ye, Galatasaray’a Kadıköy’de yenilmemek; Galatasaray’a, UEFA kupası yetti sanki. Daha büyük başarılar bu yüzden gelmiyor belki…

 

Bu da böyle bir maç kritiği. Geçen sene bir ton gol yiyip tüm parayı Serdar Aziz’e yatıran yönetime ne sallasam tutar şu an. Sneijder’in 10 numaralıktan uzak durumu, Sabri’nin jokerliği, yıl 2016 ve hala Hakan Balta oynuyor sahi Cavanda ne oynuyor? Riekerink bay bay denilecek günlerin eşiğinde Fatih hoca kurtarıcılığa hazırlanıyor. Milli takımdan bunaldı zaten…

 

Takımın, camianın ve medyanın artık “umrunda olmadığı” gün geldiğinde galibiyet gelecek sanki Morgan Freeman’a selam olsun bu gece o gece değil maalesef…

Umut Güneş

En Son Yazıları

ÇARESİZLİK!

ESARETİN BEDELİ

GALATASARAY-TRABZONSPOR

Copyright © 2019, spordb.com | Tüm hakları Spordb.com'a aittir. İzinsiz olarak hiçbir içerik kopyalanamaz ve dağıtılamaz.